26 Ocak 2010 Salı

İstanbul, Sanat Adına Yeni Oluşumlara Gebe

İstanbul'un yükselen trend şehirler arasına girmesiyle göze çarpar 1 şekilde sanat dünyasının da hızlı gelişimelerine tanıklık ediyoruz. İstanbul'da açılan galerilerle beraber türkiyeli/türk genç, çağdaş sanatçılara da ilgi artıyor ve genç sanatçılar kendilerini gösteriyorlar. Ekonomik gelişmeyle birlikte türkiyeli/türk koleksiyonerlerin de yatırım ve ilgi alanlarının artması da bunda tabi ki etkili 1 nokta. Aristokrasi ve burjuva geleneğinin olmadığı bu topraklarda Eczacıbaşı ailesinin kültür ve sanat alanında yıllardır değişmeyen üstünlüğü zannedersem son yıllarda paylaşımda. Ardı sıra açılan özel koleksiyon sergileri, müzeler, sanat vakıfları ve dernekleri, kültür sanat evleri bunlara 1er örnek. Ayrıca sanatında iyi 1 yatırım aracı olarak görülmesi bunda çok etkili. Ekonomi-Piyasa-Yatırım ve Getiri işin içine girdiğinde karşımıza aşağı-yukarı şu rakamlarla beraber şu sonuçlar çıkıyor:

1) Resim piyasasını takip eden büyük alıcılar (sanat dünyasını manipüle edebilecek) 200-250 kişi iken toplam takip eden büyük-küçük alıcı sayısı 25-30bin dolaylarında.

2) Contemporary İstanbul'a 2009 yılında 73 galeri katıldı. Her geçen gün artan galeri sayısıyla birlikte 2010 yılında 100 ün üzerinde galerinin katılması bekleniyor ve bu demek oluyor ki alıcı sayısı da bir o kadar artacak. ( Hoş Berlin'de 600'e yakın galeri var, o da ayrı 1 yazı konusu: Galeri Çöplüğü )

3) 2009 yılında 2bin'e yakın eserin hemen hemen büyük bölümünün satılmış olması.

4) Türkiye'de ciddi yatırım alanı olarak sanatın seçilmesi Turgut Özal'lı yıllara dayanıyor ama yine Türkiye'de bu alan çok çok yeni ve bakir. Son zamanlarda faizlerin düşmesi ile birlikte sanat alanının iyi getirisi göz önüne alınarak ''sanat yatırımları'' hızlandı.

5) Sanatçıların değerinin çok hızlı olarak artması. Örneğin Burhan Doğançay resimleri 2002-2003 yıllarında 60-70 bin dolar iken şimdilerde 1milyon dolara alıcı bulabiliyor. Bunun yanı sıra Güngör Taner, Mehmet Güleryüz, Ömer Uluç,  Ferruh Başağa, Bedri Baykam gibi türk sanatçılarının da primi yüksek.

6) Yurtdışındaki ünlü türkiyeli/türk sanatçıların artık Türkiye'de de tanınmaya başlaması ve türkiyeli/türk sanatçıların yurtdışında tanınması ile birlikte Türk Resim Piyasası'nın dünyaya açılması ve değer artışı.

7) Dünyanın önde gelen müzayede şirketlerinin artık İstanbul'a ve türkiyeli/türk sanatçılara yönelmesi ve değer biçmesi. Örneğin geçen yıl Sotheby's in Dalya İslam koordinatörlüğünde Contemporary Turkish Art'ı düzenlemesi ve büyük ilgi toplaması.

8) Genç ve gelecek potansiyeli yüksek sanatçıların da artık yavaş yavaş galericiler tarafından keşfediliyor olması ve desteklenmesi.

Bu liste şüphesiz uzatılabilinir. Ancak yeterli olduğu düşüncesindeyim. 2010 yılına dikkat etmek gerek: Yükselen Bir Ülke, Yükselen Bir Pazar ve Yükselen Bir Resim Piyasası. Bunlardan dolayı İstanbul'da artık karşımıza yeni yeni oluşumlar, yeni yeni siteler, yeni yeni insanlar karşımıza çıkacak ve bu işin göbeği İstiklal Caddesi-Tünel-Galata hattı olacak. Eee tabi bütün haberlerde önceden kimseler duymadan burda olacak! Stay in touch! Cheeers!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder